Kedilerin Özellikleri

Soğuk kış günlerinde bir soba önüne teklifsizce yatarak mışıl mışıl uyuyan bir kedi, sakin mırıltılarıyla insan gönlüne rahatlık verir. Yalnızlığınızı, onun varlığı, çekingen miyavlaması, yalvaran sürünüşleriyle unutuverirsiniz
Nankör ve vefasız olarak tanınsa da (ki değil!) o, dostlarınız arasında yine de bir dostunuz, hem de dilsiz olduğu için zararsız, düşünemediği için de tehlikesiz bir dostunuzdur
Tavuklar kadar yararlı, köpekler kadar vefalı olmasalar da, yumuşacık tüyleri, sevimli yüzleri, yumuk yapıları ve türlü oyunlarıyla evlerimize sokulan kediler, yuvalarımızın en doyulmaz eğlencesi, süsü, zevki olmuşlardır.
Kedi, sadece bir süs ve eğlence yaratığı da değildir: Sivri dişleri ve keskin tırnakları, evlerimizin en tatsız ve belalı ziyaretçileri olan farelerin insaf bilmez birer düşmanıdır.

Bazı kimseler, tüylerini döktükleri, pek nadir olarak ortalığı kirlettiklerini ileri sürerek, eve kedi sokmaktan çekinirler. Oysa iyi ve düzenli bakım, fırçalama ve tarama kedilerde kılların şuraya buraya dökülmesini geniş ölçüde azaltır. Küçük yaşlarındayken iyi terbiye edilen kediler de, kendilerine gösterilen yerlerden başka tarafları kirletmeyecek kadar ince ruhlu, nazik ve zarif tabiatlı olurlar.

KEDİ
İNSAN
6 aylık 14 yıl
1 yıl 16 yıl
3 yıl 20 yıl
6 yıl 30 yıl
8 yıl 40 yıl
9 yıl 50 yıl
10 yıl 60 yıl
13 yıl 70 yıl
16 yıl 80 yıl
20 yıl 90 yıl

Kedide, öbür evcil hayvanlarda görülmeyen bir güzellik ve
gösterişsiz bir güç vardır.
Ev kedisi bağımsızlığa düşkünlüğü ve kayıtsız davranışlarıyla, kediseverleri hayran bırakır.
Bütün kediler tek bir türden gelir; bununla birlikte, bu türün içinde birçok ırk vardır.
Genel olarak kediler iki büyük öbeğe ayrılır; uzun tüylü kediler ve kısa tüylü kediler.
Genel ayırıcı nitelikleri ve gövde yapısı
Kedinin ayırıcı niteliklerinden belki de en belirgini, binlerce yıldan bu yana evcilleştirilmiş
olmasına karşın, bağımsızlığını korumayı başarmış olmasıdır.
Kedilerin kendine özgü bir dili vardır. Bir kedi mırıldandığı zaman, mutlu demektir. Kediler
yalnızca insanlara miyavlar, başka kedilere miyavlamazlar. Ayrıca tükürür, tıslar,
homurdanır, bağırırlar ve bunu hem insanlara, hem başka kedilere hem de düşmana karşı
yaparlar. Yüzleri son derece anlamlıdır; öfke, acı, korku ve mutluluk duygularını belirtebilir.
Öne doğru dikilmiş kulaklar öfkenin belirtisidir.
Evcil ve yabanıl kediler arasındaki benzerlikler, dış görünüşten öteye gider: Tümü aynı biçimde, tabanlarına değil de parmak uçlarına basarak yürürler; çok hızlı gidebilirler; aşağı yukarı tümü çok iyi tırmanır ve atlar.
Kedi, çok ihtiyatlı bir hayvandır; ama tehlikeyle karşı karşıya geldiğinde kaçmaz; olduğu yerde kalarak, daha büyük görünmek için sırtını kamburlaştırır, dikilir, bir anlamda kafa tutar.
Kedinin gövdesi son derece esnek, zarif, çabuktur ve peşine düştüğü avı avlamakta son derece etkilidir. En güçlü kaslar sırtta, arka bacaklarda, boyunda ve omuzlarda bulunur. Belkemiğinin omurları birbirine bağlayan bağlarla değil, kaslarla bağlı olduğundan, hayvana büyük esneklik kazandırır. Göğüs kemiği uzamıştır ve omuz ekleminin çok esnek olması, ön ayakların her yöne rahatça hareket etmesini sağlar. Bütün bu özellikler sayesinde kedi, çok çevik bir hayvandır.

Tırnaklar


Kedinin tırnakları kıvrık ve çok sivri, avını yakalamaya çok elverişlidir: İçeri çekilebilen tırnakları, normal olarak gizlidir ve ancak gerek duyulduğunda dışarı çıkarılır. Kedi, genel olarak, tırnakları içeri çekili ve çok sessiz yürüdüğü için, kurbanını gafil avlar. Kediler, ara sıra tırnaklarını sert yüzeylere sürterek, aşınan dış tabakları yenilerler. Genellikle ön ayaklarında beşer, arka ayaklarında dörder parmak vardır; ancak, altı ya da yedi parmaklı kedilerde görülmüştür. (Bu, kalıtımsal bir bozukluktur.)

Dişler ve dil


Kediler, yaşam boyu iki kez diş çıkarırlar: Yirmi süt diş, yaklaşık altı aylıkken dökülüp, yerine otuz sürekli diş çıkar. Köpek dişleri çok uzun ve keskin olduğu için, kedi, kurbanına bunları saplayıp, onu öldürebilir.
Kedinin dili, uzun, yassı ve pürtüklüdür. Böylece, bir kemiğin üstündeki etlerin tümünü yalayıp temizleyebilir. Dilini, beden temizliğinde de kullanır.

Tüyler


Kedinin gövdesinde tüysüz yerler yalnızca burun, ayağın alt kesimi anüs ve memelerdir. Tüyler mevsimliktir ve her ilkbaharda yenilenir. Kaşlarının üstünde ve yüzünün iki yanında, sert kıllardan oluşan sakalları vardır. Bunlar, dokunmaya karşı çok duyarlı oldukları için, kedinin yüzünü korumakta yararlı olurlar.

Görme


Görme duyuları, en gelişmiş duyularıdır: Kediler, özgür yaşamlarında, daha çok geceleri avlanırlar; gözleri ağ tabakasının arkasında bulunan ve "tapetum" denilen bir yansıtıcı tabaka aracılığıyla, ağ tabakadan geçen ışık miktarını artırabilme yeteneğini taşır.
Kedi, duran şeylere oranla, hareket halindeki şeyleri daha iyi görebilir. Özellikle uzaklık kestirmede çok ustadır ve bu yeti, yiyeceğini avlanma yoluyla sağlayan her hayvan için çok önemlidir. Kedilerin göz rengi değişik olabilir; öte yandan, kedilerin renk körü olduğu, yalnızca kurşuninin çeşitli tonlarını seçebildiği sanılır.

Duyma


Kedinin işitme duyusu çok keskindir. İnsan kulağının duyabildiğinden çok daha yüksek frekanstaki sesleri rahatça işitir. Dış kulağın biçimi ve dik durması, hareketli olması, hayvanın her sesi yakalamasına olanak verir.

Üreme


Dişi kedi yavruları, beş aylıkken çiftleşebilirler. Kedilerin, köpekler gibi sınırlı çiftleşme evrimleri yoktur; ilkbahar ve yaz süresince, her birkaç haftada bir kızışabilirler. Her kızışma dönemi, birkaç gün ile üç hafta arası sürer. Bir dişi, çiftleşmediyse, hemen yeniden kızışabilir ve bunu erkeklere bağırarak bildirir.
Bir gebelik dönemi sonunda doğan yavruların her birinin babası başka olabilir; çünkü dişi, kızışma dönemi sırasında birkaç kez gebe kalabilir. Ortalama gebelik süresi, 58-62 gündür. Bu süre sonunda genellikle 4-5 yavru doğar. Siyam kedilerinin 8-9 yavrusu olabilir. Habeş kedilerininse genellikle yalnızca 1 ya da 2 yavrusu olur. Her yavru ayrı bir eten içinde doğar. Anne bu eteni diliyle yırtar ve yer; böylece hem yavruyu temizlemiş olur, hem de sütün memelerine gelmesini çabuklaştırır. Gözleri on gün kadar kapalı kalan kedi yavrularına bir-iki günlükken dokunulmamalıdır. Ayrıca, siyam kedileri dışında, erişkin erkek kediler yeni doğmuş yavrulardan uzak tutulmalıdır; çünkü yavrulara zarar verebilirler. Anne kedi yavrularını iki ay kadar emzirir.

Yukarı