Akvaryum Tuz ve Su Değerleri

 

Markalara göre tuzlardaki kalsiyum, magnezyum ve alkalinite değerleri (25C ? 1.0264).

 

Calcium

Alkalinity

Magnesium

Brightwell Neomarinen

370

11

1140

Aquatic Gardens

430

8

1240

CoraLife

560

9

1380

Crystal Sea Marinemix

340

9

1050

Crystal Sea Marinemix Bio-Assay

340

9

1050

D-D H2Ocean

450

10

1380

Instant Ocean

350

12

1070

Kent

540

11

1200

Marine Environment

480

7.5

1450

Oceanic

580

8.5

1650

OceanPure

510

10

1320

Red Sea

400

8

1300

Red Sea Coral Pro

490

7

1300

Reef Crystals

420

12

1260

SeaChem Marine Salt

500

10

1400

SeaChem Reef Salt

540

10

1450

Tropic Marin

375

10

1230

Tropic Marin Pro Reef

450

8.5

1380

Tunze Reef Salt

420

9.5

1350

Bu yazı dizisinin amacı, temel düzeyde mercan akvaryumlarının kimyasal dengesini korumaya yönelik gerekli bilgileri vermektir. Yeni başlayanlar için hangi parametrelerin üzerinde durulup hangilerinin durulmaması gerektiğini bu makalede bulacaksınız. Yeni başlayan yaşadığı sorunların büyük bir bölümü genelde su kimyasıyla doğrudan alakalıdır. Bu sorunların bazıları, düşünülenin aksine bu kadar basit değildir. Bu yüzden bu soruların yanıtlarını bulmak hobiciler için başarının anahtarı olabilir.
Yeni başlayanlar için bu bölümde akvaryuma hangi katkıların eklenmesi, hangilerinin eklenmemesi üzerinde duracağız.  Bunu da sizlere çok fazla bilimsel açıklamalara girmeden anlayabileceğiniz bir dilde yapmaya çalışacağız.
 
Katkı Önerileri

Mağaza çalışanları ve üreticiler tarafından önerilen ürünlerin aslında bir çoğunun gereksiz yada hiçbir işe yaramadığını biliyor muydunuz?  Ancak bazı katkılar(Kalsiyum ve alkalinity gibi) resif akvaryumları için hayati önem taşır. Bu gün pek çok kimse hangi katkının gerekli hangisinin gereksiz olduğu yönünde hala hem fikir değil. Bu noktada oturup düşünmek gerekir. Üreticilerin her ürünü gerçek olamayacak kadar övüyorlar. Bu iddialara hemen inanmak yerine şüpheci olmakta fayda var.
Son 11 yıldır resif akvaryumunda edindiğim tecrübelerimi ve gözlemlerimi sizinle paylaşayım. Sizin için bir liste hazırladım. Bu listeyi hazırlarken, ayda %15-30 veya günlük %0.5-1 lik su değişimi yapıldığını varsayarak hazırladım. Ayrıca akvaryumdaki balıklarında düzenli olarak beslendiğini de varsaydım. Bu konular hakkında ileriki bölümlerde gerekli açıklamalara yer vereceğim.

Neredeyse bütün resif akvaryumu için gerekli katkılar
* Kalsiyum
* Alkalinite

Faydalı katkılar
* Magnezyum (tanka eklenen ekstra kalsiyumun korunması için gereklidir)
* Demir (makro Algler için)
* Silikat (süngerler, salyangoz, vb. akvaryumları için)

Muhtemelen faydalı olabilecek katkılar
* Bazı amino asitler (örneğin, aspartik asit)
* Yağ asit takviyesi

Genel olarak gereksiz yada istenmeyen katkılar
* İyot
* Stronsiyum
* Borat
* Eser element karışımları
Yukarıdaki katkılar genel olarak etkinliğini kanıtlamamış ürünlerdir. Ancak benim bile renklendirici iddiasında bulunan katkıları eklediğim zamanlar oldu.

Kalsiyum ve Alkalinite

Özellikle sert mercanların iskeletini oluşturan en önemli katkılardır. Bu yüzden hemen hemen bütün resif akvaryumları için kalsiyum ve alkalinite katkıları eklenmesi gerekir. Alkalinite kavramı, pek çok kişinin kafasını karıştırır. Alkalinite deyince ilk akla gelen ilk başta bikarbonat(HCO3)  iyonudur. Ancak bikarbonatı mercanlar doğrudan kullanamazlar. Mercanlar bünyelerine sadece kalsiyum karbonatı katabilirler. Bu yüzden kalsiyum ve alkalinite dengesi resif akvaryumlarında hayati öneme sahiptir.
Hedeflenecek Kalsiyum Seviyesi
Ca seviyesi eğer 360 ppm in altına gerilerse mercanlarınızda bodurlaşma gözlemleyebilirsiniz. En verimli büyümeyi sağlayabilmek için kalsiyum seviyenizi 420 ppm civarında tutmaya çalışın. Ancak ne kadar yüksek kalsiyum o kadar çok büyüme yaratır diye bir şey söz konusu değildir.
Hedeflenecek Alkalinite Seviyesi
Mercanlar kalsiyum ile birlikte karbonatı da bünyelerine katarlar. Ancak bunu ayrı ayrı yapmazlar. Genellikle mercanların karbonatı tek başına bünyelerine kattıklarına inanılır. Fakat bu doğru değildir. Mercanların iskeletine sadece kalsiyum karbonat katılır.
Akvaryumlarımızda maalesef kalsiyum karbonat seviyemizi ölçemiyoruz. Sadece bikarbonat seviyesini ölçebiliyoruz. Kısaca akvaryumumuza eklediğimiz karbonatı anında mercanlarımız tüketemiyor. Kalsiyum ve karbonatın bir araya gelmesi için belirli bir süre geçtikten sonra tüketilebilir duruma geliyor.
Karbonat katkılarının fazla girilmesi de zararlıdır. Fazla karbonat, Ca seviyesini hızla aşağıya çekecektir. Ben kendi akvaryumumda alkalinite seviyemi deniz suyundan daha yüksek seviyelerde tutmaya çalışıyorum. İstenilen en hızlı büyümeyi yakalamak için alkalinite seviyesini 7-11 dKH aralığında tutmak yeterlidir. 7-11dKH seviyesinde tutulan alkalinite tankınızda uygun Ca seviyesinde 125-200ppm kalsiyum karbonat(CaCO3) oluşmasını sağlar.
Kalsiyum ve Karbonat Eklemek İçin Hangi Yöntemi Kullanmalıyım?
Kalsiyum ve karbonat eklemek için en iyi yol mercanlarınızın ne kadar tüketim yaptığını bulmanızdır. Piyasada artık hepsi bir arada katkılar çıkmaya başladı üreticiler bu katkıları öne çıkarmaya çalışıyor. Ancak ben sadece eksilen parametreleri tek tek eklemeyi tercih ederim. Doğrusu da bu değil mi zaten?
Dikkat edilmesi gerekenler
?   Test kitleri her zaman doğru sonuç vermeyebilir
?   Su parametrelerini hızla yükseltip düşürmeyin
?   Aşırı dozlamadan kaçının
Son 10 yılda kalsiyum ve alkalinity sorunları ile alakalı çok sayıda konu açılıyor. Genellikle parametreleri tek başına birbirinden bağımsız düşünülüyor. Özellikle alkalinity ve kalsiyum birlikte gözlenmesi gereken parametrelerdir.
Ne kadar Eklenmelidir?
Tüm kalsiyum ve alkalinite yöntemlerinde dozlama işlemi deneme yanılma yöntemiyle bulunur. Öncelikle hedeflenen değerlere getirilir parametreler. Örneğin 11 dKH ı hedeflediyseniz günlük tüketilen miktarı bulup, sabit tutulacak şekilde dozlama yapılmalıdır. İlk 2-3 gün boyunca sürekli olarak Ca ve KH ınızı kontrol edin. Dozlamaya ilk KH ile başlayın istenilen değere geldiğinde dozlamayı kesin. Daha sonra Ca seviyenizi kontrol edin. Her iki değerde istenilen değere geldiğinde günlük eksilen miktarı ekleyin.

Magnezyum Katkısı

Magnezyum resif akvaryumlarında önemli bir iyondur. Eğer önlem alınmazsa zamanla azalma eğilimine girebilir. Bu durumda tekrardan eksilen miktarı eklemek gerekir.
Resif akvaryumlarında magnezyumun birincil önemi kalsiyum ve alkalinite ile etkileşimidir. Deniz suyu ve akvaryumlarımızda kalsiyum karbonat doygun halde bulunur. Fazla olan Ca ve Kh ın dengesini ise magnezyum korur. Bunu da ortaya çıkan kalsiyum karbonatı kendine bağlayarak yapar. Yani daha fazla kalsiyum karbonat çökelmesini engeller.
Akvaryumunuzda magnezyum seviyenizi 1285 ppm civarında tutmanız yeterlidir. Kısaca magnezyum seviyesini 1200-1400 ppm arasında tutmak gerekir. Eğer kalsiyum seviyeniz bir türlü yükselmiyorsa bunun sebebi magnezyumunuzun düşük olmasıdır. Önce magnezyumunuzu önerilen değerlere çekip daha sonra kalsiyumunuzu kontrol etmelisiniz. Magnezyum seviyenizi arttırırken günlük en fazla 10 ppm arttırmanızı tavsiye ederim.

Demir

Okyanuslarda fitoplanktonların büyümesini sağlayan en önemli elementtir. Akvaryumlarda ise demir ihtiyacı çok düşük seviyelerdedir. Bu yüzden dozlaması zor ve risklidir. Hatta çoğu akvaryumda gereksizdir. Eğer makro alg yetiştiriyorsanız tanka ekstradan demir ekleyebilirsiniz.
Demiri normal şartlar altında akvaryumda ölçmek kolay değildir. Bunun yanında deniz suyunda demirin birçok farklı formu tespit edilmiştir. Dolayısıyla, Tanka eklemeden önce hangi konsantrasyonun kullanılacağına karar verilmelidir.
Benim deneyimlerime göre fazla demirin canlılar üzerinde her hangi bir olumsuz etkisi yok. Yine de siz ticari ürünlerin üzerinde yazan kullanım talimatlarına uymaya özen gösterin.
Bir diğer dikkat edilmesi gereken konuda tatlı su için satılan demir elementleri düşük ph lı suda daha fazla çözünecektir.
Sonuç olarak demir birçok mikro organizma için büyük önem taşır. Ancak fazla girilen demir, patojen bakterileri ve diatom alglerin hızla çoğalmasına sebep olabilir.

Silikat

Deniz suyunda silisik asit ve silikat olmak üzere iki farklı formda bulunur. İkisi de süngerler ve bazı kabuklu omurgasızlar için önem taşır. Bunun dışında diatomun da en önemli sebeplerinden biridir. Eğer tankınız diatomlar tarafından istila edildiyse, RO cihazı edinerek yaptığınız su değişiklikleriyle bu sorundan kurtulabilirsiniz.
Eğer hiç diatom sorununuz yok ise tankınıza silikat dozlamayı düşünebilirsiniz. Tankınızdaki süngerler, yumuşakçalar ve kabuklular için yeterli silikat olmayabilir. Katkı olarak kimya depolarından temin edebileceğiniz sodyum silikat çözeltisini tavsiye ederim.
Tecrübelerime dayanarak, 1?2 haftada 1 ppm SiO2 eklemek yeterlidir. Bu dozu bir anda değil de 1/10 oranında başlayarak tankınıza eklemenizi öneririm. Eğer diatom artarsa dozu daha aşağıya çekebilirsiniz. Yalnız dikkat edilecek bir husus daha var. Benim tankımda çok sayıda sünger gibi silikat tüketen canlılar olduğundan diatom oluşumu gerçekleşmiyor. Eğer sizin tankınızda silikat tüketen canlı sayınız az ise diatom ortaya çıkabilir.

Amino Asitler

Moleküler düzeyde kalsiyum karbonat ile birlikte bazı organik materyallerde çöker.  Fazla girilen amino asitler tankta kirliliğe yol açarak negatif etki yaratabilir. Özellikle Aspartik asit gibi amino asitler zararlıdır.
Kendim her hangi bir amino asit katkısı kullanmıyorum ama kullanan hobiciler de var. Ve genellikle olumlu etkilerinden memnunlar. Ancak amino asit seçimi önemlidir. Gıda firmalarının ürettiği amino asitler fosfat içerdiği için kullanılmamalıdır.
Benim önerdiğim bir doz yok ancak. 100 litrelik bir akvaryum için haftada 0.5gr eklenmesi tavsiye ediliyor. Dozlamadan sonra olumlu veya olumsuz etkiler gözlemlenmelidir. Yüksek miktarda amino asit katkısı bakteri popülasyonunun hızla artmasına sebebiyet verebilir.

Yağ Asitleri

Yağ asitleri deniz organizmaları tarafından kullanılır. Çünkü denizlerdeki organizmaların doymamış olan bu yağ asitlerini evrimleşerek kullanabilir hale geldiğine inanılıyor. Bu hipotez yüzünden bir çok insan tanklarına yağ asidi ekliyorlar. Eğer fazla eklenirse protein skimlerın toplamasında problem yaşamanız muhtemel. Ben ekstradan dozlamanın gerekli olduğunu düşünmüyorum. Zaten yemleme ile birlikte bu yağ asitleri suya katılmış oluyor.

İyot

Birçok akvarist iodine katkısının yararlı olduğunu düşünür. Genellikle yumuşak mercanlar ve mantarlar için önemli bir katkı olduğu düşünülür. Ancak bunun ile ilgili her hangi bir kanıt yok. Çok sayıda iyot katkısı eklenmeyen başarılı tanklar mevcut.
Ben iodine eklenmesini tavsiye etmiyorum zaten kendimde kullanmıyorum.  İyottun dozlamasıda sanılandan çok daha karmaşıktır. İyottun pek çok formu vardır. Akvaryumlar da kullanılan bir tane iyot çeşidi vardır. Çünkü test kitleri ile ölçülebilir bu.
İlk akvaryumumu kurduğumda akvaryumumdaki iodine i 0.02 -  0.04 ppm arasında tutmak için çabalıyordum. Canlılarımda her hangi bir değişiklik gözlemlemeyince bir daha kullanmadım ve 7 yıldır da kullanmıyorum. Eğer düzenli olarak iodine ekliyorsanız 1-2 haftalığına dozlamayı kesin ve canlılarınızı gözlemleyin.
Eğer tankınıza iyot eklemek istiyorsanız sadece iodine adı altında satılan ürünleri tercih etmelisiniz. Normal iyot hem toksitdir hem de test kitleri tarafından ölçülemez.

Strontium

Strontium elementi kalsiyum, karbonat ve magnezyum ile birlikte çökelerek mercanların bünyesine katılır. Bu yüzden mercanların iskelet gelişimi için yararlı olabilir. Ancak bunun ile ilgili her hangi bir bulgu henüz mevcut değil.
Birkaç yıl önce akvaryumumda stronium katkısı kullanıyordum. Ölçüm yaptığımda 15 ppm olduğunu gördüm (doğada 8ppm). Daha sonra instant ocean ile hazırladığım tuzun değerine baktım oda 15pp çıktı. Uzun gözlemlerim sonucunda tanktaki stronium seviyesi hiç değişmedi. Dolayısıyla akvaryumunuza ekstradan eklemenizi tavsiye etmiyorum.
Sonuç olarak stronium u tankınıza ekstradan girmenize gerek yok yapacağınız su değişiklikleriyle zaten gerekli olan miktar tankınıza girecektir.

Boron

Deniz akvaryumu için hazırlanmış çoğu katkıda boron bulunur. Özellikle ph seviyesini sabitlemek için kullanılan katkılar boron içerir. Bu yüzden ölçülmesini ve ekstradan eklenmesini gereksiz buluyorum. Eğer sürekli olarak buffer kullanıyorsanız her eklemede boron seviyesi artarak toksit değerlere çıkacaktır. Bu yüzden baking soda sı eklemek daha doğru olur ph ı yükseltmek için.

İz Elementleri

İz elementi konusu deniz akvaryumunun en kafa karıştırıcı konularından biridir beklide. Çünkü iz elementleri tankta çok küçük seviyelerde bulunduğundan ölçmek çok zordur. İz elementleri tanktaki organikleri bağlama özelliği nede sahiptir. Örneğin; bakır akvaryumdaki organikleri bağlar ve toksit özellik gösterir. Buda mercanların büyümesini engeller.
Çoğu iz elementi katkısı doğadakinden daha yüksek miktarlarda ağır metaller içerir. Bu yüzden toksit maddeler içerebilir. Ancak birçok iz elementi de gereklidir. Bu yüzden bu yararlı iyonların takviyesi düzenli olarak yapılmalıdır. Ancak katkıların içerisindekilerin iz elementi olup olmadığı ile ilgili önemli kullanım farklılıkları vardır. Örneğin en çok satan ürünlerin başında gelen Kent in karışımının içinde aluminum, boron, bromine, calcium, chromium, cobalt, copper, iodine, iron, lithium, magnesium, manganese, molybdenum, nickel, potassium, selenium, sulfur, strontium, tin, vanadium,  zinc ve EDTA bulunduğunu söyleniyor. Peki bunların hepsi doğada bulunuyor mu? Çoğu hayır. Örneğin magnezyum doğada en fazla bulunan 3. İyondur. Sülfür ise 4. Dur. Kullanılan katkıların içerisindeki iyonların çoğu gereksizdir. Yada çok fazla eklemeye gerek yoktur. 150 litrelik bir tanka haftada 1 çay kaşığı bile eklemek yeterli olabilir. Burda dikkat edilmesi gereken önemli iyonlar ile daha az önemli iyonların oranıdır. Tankınızdaki bir iyon biterken diğerleri kalabilir. Bu yüzden en çok kullanılan iyonların ayrı ayrı eklenmesini daha doğru buluyorum.
iodine, lithium ve manganese gibi gereksiz olan iyonların eklenmesini tavsiye etmiyorum ancak iz elementi katkılarının içerisinde bu iyonlarda bulunur. Siz tankınıza iodine eklemediğinizi düşünseniz de aslında tankınıza dolaylı yoldan bu elementler girer. Saygın tuz analizcilerinden olan Atkinson ve Bingman e göre; tuzlardaki lityum seviyesi doğadakinden çok daha yüksek olduğunu belirti. Lityumun mikro organizmalar için yararlı olduğu biliniyor ancak fazlasının gereksiz olduğu ortada. Kentin ürünlerinde alüminyum, krom, kobalt, bakır, demir, molibden, nikel, selenyum, kalay, vanadyum ve çinko gibi iyonlar bulunmasına rağmen, ürünlerinde ağır metallerin bulunmadığını iddia etmektedir. Bunlardan bazıları bilinen toksik ağır metallerdir(nikel ve kalay gibi). Bu yüzden üreticiler bu ağır metalleri yüksek miktarlarda karışımlarına eklemezler.
Kısacası, bu biraz satranç oyununa benziyor tüm taşlar aynı anda hareket ediyor ve kontrolünüzde değil hiçbir şey. Üreticiler ne kadarını uygun görürse onu eklemiş oluyorsunuz tankınıza. Tankınızdaki iyon dengesini kontrol etmek için iyi bir yol sayılmaz. Sözün özü; eğer iz elementi eklemenin bir yararını görüyorsanız eklemeye devam edin ancak ben elementlerin tek tek eklenmesi taraftarıyım.

Sonuç

Resif akvaryumlarında bazı katkıları eklemek tartışmasız yarar sağlayacaktır. Bazıları ise para kaybından ve zarardan başka bir şey değildir. En önemli katkılar kuşkusuz kalsiyum ve alkalinity katkılarıdır. Bu katkılar tüm resif akvaryumlarında kullanılması gerekir. Alkalinity katkısı olarak ph yükselticiler yerine kabartma tozu kullanmanızı tavsiye ederim. Magnezyum katkısı da Ca ve Kh çökelmesini kontrol altında tutması için önemlidir. Bunların dışında eğer tankınızda sünger ve macro alg gibi canlılar besliyorsanız silikat ve demir eklemeyi düşünebilirsiniz. Yeni başlayanlar için iyot, stronsiyum ve boron katkılarının eklenmesini önermiyorum.
Sonuç olarak ne olursa olsun akvaryumunuza neyi ne kadar ekleyeceğinize kendiniz karar vermelisiniz. Daha sonra tüm katkılarınızı bir rutine bağlayarak eklemelisiniz.

 

 

AMONYAK
Her yeni akvaryumda azot döngüsünün ilk ve en tehlikeli aşaması amonyaktır.Eski bir akvaryumda anormal sayılacak bir durumdur.Ancak bu eski akvaryumlarda oluşmaz anlamına gelmemektedir.Aşırı yemleme,bir anda aşırı canlı yüklemesi,kayaların arasında tespit edilemeyen büyük boy canlı ölümü,ile oluşur.Önemli olan yeni akvaryumlarda döngünün oluşumunu beklemek ve amonyak kontrolü yapmaktır.

NİTRİT
Azot döngüsünde amonyak ile nitrat arasındaki evredir.Amonyakta olduğu döngüsü oluşmamış akvaryumlarda kontrol edilmesi gerekir.Akvaryumda aşmaması gereken değer 0,01mg/lt olduğu bilinmelidir.

NİTRAT
Akvaryumda omonyak ve nitrite göre balıklar tarafından daha fazla tolere edilebilir.Ancak bir çok omurgasız ve fosfatla birlikte aşırı istenmeyen yosuna sebeb olur.Akvaryumda aşırı seviyelere ulaşmadan önlem alınmalıdır.Sağlıklı bir deniz akvaryumunda olması gereken değer 10mg/lt kadardır.

FOSFAT
Akvaryumlara ilk giriş suyu veya fosfat değeri yüksek yemleme ile girer.Yüksek alglerin beslendiği filtreler ve fosfat tutucu kimyasallar yardımı ile sistemden uzaklaştırılabilir.0,06mg/lt değerinin üzerine çıkmaması gerekir.Ancak sıfır değerlerinde tutulması omurgasıslarda renk kaybına yol açar.

SİLİKAT
Akvaryumumuza genellikle ilk kurulum suyu ile girer.Çeşme suyu kullanımı tavsiye edimez.Buharlaşan suyu tamamlarken silikat içermemesine dikkat edilmelidir.Bunun için reverse osmose suyu kullanmak yerinde olacaktır.Aksi takdirde istenmeyen cyano bakteri ve diyatom oluşumu gerçeleşir.2-3mg/lt değerinin üzerine çıkmamalıdır.Aşırı oluşması durumunda piyasada satılan silikat toplayıcı kimyasallar kullanılabilir.

PH
Sağlıklı bir deniz akvaryumunda olması gereken değer 8,3'tür ancak yoğun mercan bulunan akvaryumlarda sabah saatlerinde akşama göre daha düşüktür.Fotosentezin etkisiyle ancak akşam saatlerinde 8,3 değerine ulaşır.Akvaryumlarda ph düşme eğilimindedir.Bunun sebebi yeterince yapılmayan su değişimi,efektif,arızalı, çalışmayan ps ,değiştirilmeyen elyaf,akvaryumda biriken aşırı tortu sebeb olabilr.Önceilikle sebebi bularak ortadan kaldırmalı. En son çare olarak piyasada satılan ph yükselticiler kullanılabilir.

KALSİYUM
Özellikle sert mercanların bulunduğu akvaryumlarda değerin 400-450 mg/lt değerinin altına düşmemesi gerekir.Bunun için hazır satılan kalsiyum katkıları yada kalsiyum reaktörü kullanılabilir.

MAGNEZYUM
Aşırı kullanıldığında canlılarda anestezik etki yapmaktadır.Kullanmadan önce suyumuzdaki değerini ölçmemiz daha doğru olacaktır.Deniz suyunda 1350mg/lt değerinin üzerine cıkmamalıdır.

STRONSİYUM
Yoğun sert mercanların bulunduğu akvaryumlarda ve omurgasızlar için sürekli eksik değerin tamamlanması gerekir.Aşırı kullanılması iyotta olduğu kadar promlem yaratmaz.Sert mercanların gelişmini olumlu yönde etkiler.

İYOT
Omurgasızların ve alglerin beslendiği akvaryumlarda sürekli kontrol edilmesi gereken bir elemettir.0,06mg/lt değerinin üzerine çıkmamalıdır.Akvaryumlarda omurgasızlar kadar tang ve melek balıkları içinde önemlidir.

Yukarı